Yüksek bir tepeye tırmandım.Hayata
kıyısından bakıyorum .Yavaş yavaş döşediğim Arnavut kaldırımlarını izliyorum.Topuklu
ayakkabılarımla arşınladım Arnavut kaldırımlarını…Bazen kaldırım taşlarına
pabuçlarımın topuğu sıkıştı.Çıkarmak
için çok uğraştım.Uğraşımın nedeni kaldırım taşlarına sıkışan pabuçlarımı ,topuğunu kırmadan çıkarmaktı.Zaman zaman sendeledim Arnavut kaldırımlarında…Düşmemek
için uğraştım.Hep dengemi sağlamaya çalıştım .Düşündüğümde o Arnavut
kaldırımlarını ben döşedim.Yavaş yavaş.Tıpkı bir yazmayı motif motif işler gibi
işledim.İşlediğim motiflerden tek farkı; narin parmaklarımla kaldırdığım
kaldırım taşlarının önce parmaklarımın uçlarını,sonra yüreğimi kanatmasıydı.Ne
fırtınalar gördü o kaldırım taşları.Yağmur damlaları doldurdu taşların
aralarını.Her sonbahar da ağaçların sararıp dökülen yaprakları aralarına
doldu.O sararan yapraklar Arnavut kaldırımlarına yoldaş arkadaş oldu.
Şimdi mevsim zemheri
.Bembeyaz
kar taneleri coşkuyla indiler yer yüzüne.Siyah kaldırım taşlarının üzerini örttüler.O
an her şey güzeldi.Saf doğal beyaz örtü. Kaldırım taşlarını dümdüz yapmışdı .Gece
karanlığında bir kez daha arşınlamak
istedim Arnavut kaldırımlarını.İlmek ilmek örerken o taşları ayağımda olan süslü
topuklu pabuçlarım yok attık.Şimdi
yalınayak yürüyorum.Tıpkı bir pamuk gibi yumuşacık narin.Her adımında karların
hışırtısını duyuyor kulaklarım.Döne döne iniyor kar taneleri.Adeta kelebekler
gibi dans ediyorlar.Sokak lambaları
sönmüş her yer kapkaranlık.Göz gözü
görmüyor.Birden şunu fark ediyorum.Ben acıyla ilmek ilmek örerken o taşları
sokak lambalarını hiç düşünememişim.Bir bank görüyüm gecenin karanlığın da
yıkık dökük bir bank.Bir kenarına kıvrılıp oturuyorum.Başımı sema ya kaldırıyorum.Kelebek
gibi uçuşan kar taneleri yavaş yavaş yüzüme yüreğime düşüyor.Ayağım çırılçıplak
ama ben taneciklerin soğukluğunu hiç hissetmiyorum.Bir kadife yumuşaklığıyla
bedenimi sarıyorlar.Bir sesle irkiliyorum.Sağıma soluma bakıp sesin sahibini
bulmaya çalışıyorum.Evet buldum.Minnacık bir kedi yavrusu.Kar taneleri gibi
bembeyaz tüyleri sırılsıklam olmuş.Ayağımın yanında dolaşıyor.Üşümüş titriyor.Minicik
kediye kıyamıyorum.Onu kucağıma alıp paltomun içine sokuyorum.Kediciğin
soluğunu sıcaklığını hissediyorum.
Göz kapaklarım yavaş yavaş
ağırlaşıyor.Her tanecik bir parça daha ağır geliyor.Bir ışık görüyorum bembeyaz
bir ışık.Ürperiyor tüm bedenim.Semadan bir kar perisi
iniyor.Elinde bir değnek.Elindeki değneği bana uzatıyor.”Şimdi iyi düşün .Bir
dilek hakkın olacak.Ben bu dileğini gerçekleştirmek için buradayım”diyor.Derin
bir nefes alıyorum.Arnavut kaldırımlarını arkamda bırakıp yeni bir kaldırım
diliyorum.Süslü pabuçlarımla tökezlemeden,düşmeden özgürce gezebileceğim ,kenarlarında
beyaz sokak lambaları olan,çeşit
çeşit,rengarenk çiçeklerle bezenmiş,gök yüzü başka bir mavi ,Deli mavi olan bir
kaldırım diliyorum.
DELİ MAVİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder