Sayfalar

20 Aralık 2013 Cuma

FİGÜRAN

       Ben küçücük bir çocuktum.Hayatım boyunca roller oynadım.Rollerimin hiç birini ben seçmedim.Her şeye rağmen tiyatro sahnemi hayallerle,umutlarla süsledim.Rollerimin hepsini hakkını vererek oynadım.Çünkü kendimi  sadece  o rollere adadım.İyi bir evlat oldum.İyi bir eş oldum.İyi bir anne ,mesleğinde başarılı iyi bir (…..) oldum.
        Zamanla bu rollerin bir kısmından ziyadesiyle yoruldum .Fark ettim ki ben ömrüm boyunca başrolleri  değil bir figüranı oynamışım.Yorulduğum oyunların oyunculuğunu bıraktım.Deveyi güttüm.Diyardan gitmedim.Yaklaşık on beş,on altı yıllık figüranlıktan sonra başrollere hazır olduğumu düşündüm. Şimdi kendi oyunumu oynama zamanı.Halkalı bir çocuk oyunu oynamaya karar verdim.Kendime bir çember  çizdim. Çemberin içinde baş rollerde ben varım.Çemberimim kenarına oyuncaklarımı koydum.Bu oyuncaklar sevdiklerim,umutlarım,hayallerim,içimdeki çocuğum,elmaşekerim,renklerim,özgürlüğüm ,küçük şeyler ve deli mavi…. Ne çare zamanla fark ettim ki önce pembe mor renklerim kaybolmuş.Çemberimin kenarlarında ki oyuncaklarım teker teker kayboluyor.Ben oyuncaklarıma sıkı sıkı sarılıp kaybetmek istemiyorum. Büyük bir güç onları benden  çekip alıyor.Gök yüzünde pırıl pırıl parlayan yıldızların gün gelip sessizce sönüp gittiği gibi elimden kayıp gidiyor oyuncaklarım.

               Artık çember daralıyor.Her giden oyuncak da bir kez daha daralıyor. Nefesim yavaş yavaş kesiliyor.Şu an çemberde sadece kalan deli mavi. Şimdi görüyorum ki ben başrollerin değil figüranlığın oyuncusuyum:(

                                                                DELİ MAVİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder